Öncelikle kalp atım hızını (nabzı) neden önemsiyoruz ona bakalım. Bunun için uzunca bir girişe ihtiyacımız olacak ama ben elimden geldiğince kısa tutmaya çalışacağım. Fitness seviyemizi artırmak için çalışma şeklimize karar verirken değiştirebileceğimiz sadece 4 şey var: tür, frekans, süre ve yoğunluk (intensity). Çalışma türü; koşu, yüzme, bisiklet veya yüzme-bisiklet-koşu üçlüsü gibi yaptığımız çalışmanın türünü ifade eder. Frekans, çalışmayı ne sıklıkla yapacağımızdır; örneğin haftada 5 gün. Süre, çalışmanın uzunluğudur; mesela 30 dakika. Frekans ve süre genelde çalışmanın hacmi olarak da dile getirilir. Biz koşucular da genelde hacimden konuşuruz; haftada 4 saat koşuyorum veya haftada 50 km koşuyorum gibi. Bu üç değişken anlaması, ölçmesi, bilmesi kolay değişkenlerden yoğunluk anlaşılması ve belirlemesi oldukça güç bir değişkendir. Kimi zaman bunu “hissedilen zorlanma” olarak dile getiririz. Bunun için standart 10′luk bir skala da vardır. Ancak kişiye göre çok değişken olabilecek bir şey olduğundan kullanımı çok da net olmaz. Bir başka yöntem “hız”dan konuşmak olabilir ama rüzgar, yolun eğimi veya başka nedenler bunu da standart olmaktan uzaklaştırır. “Üretilen güç” yoğunluğu gösterebilir ama ölçmesi zordur; bisikletçiler güç ölçerler kullanırlar ama bildiğim kadarıyla fiyatları oldukça yüksek. Laktat (lactate) birikmesi başka bir yoğunluk göstergesidir. Kaslar karbonhidratları yakarak enerji üretirler ve bu kimsayal reaksiyonun yan ürünü laktik asittir. Birikme arttıkça laktik asit kas hücresinden sızmaya hatta kana karışmaya başlar ve orada hidrojen iyonlarını salar. Aslında hepimizin zaman zaman zorlandığımızda hissettiğimiz kaslardaki yanma sıkça dile getirildiğinin aksine laktik asitten değil işte bu hidrojenden kaynaklanır. Kandaki laktik asit miktarını ölçmek o anda yapılan çalışmanın yoğunluğu hakkında çok net bilgiler verecektir ancak bu ölçüm de gerçekten herkes için uygulanabilir değildir (her ne kadar taşınabilir bazı aygıtlar üretildiyse de bana pek kullanışlı görünmüyor, size?). Son olarak elde kalan en standart ve en ölçülebilir olan nabızdır. Nabız, yapılan çalışmanın yoğunluğuna çok net bir şekilde doğrusal biçimde bağlıdır. Yani yoğunluk arttıkça, sporcu zorlandıkça, kaslarda o kadar fazla oksijene gereksinim doğar (tabii kastan uzaklaştırılması gereken çıktılar da o kadar artar). Tüm bu gereksinimleri karşılayan kalp de daha fazla çalışmaya başlar. (En kısa bu kadar girebildim konuya.) İşte bu yüzden, yani yaptığımız çalışmanın yoğunluğunu anlayabilmek için nabız konusuna kafa yorarız.
25 Temmuz 2014 Cuma
Kalp Atımı Hızı ve Çalışmalarda Kullanımı
Öncelikle kalp atım hızını (nabzı) neden önemsiyoruz ona bakalım. Bunun için uzunca bir girişe ihtiyacımız olacak ama ben elimden geldiğince kısa tutmaya çalışacağım. Fitness seviyemizi artırmak için çalışma şeklimize karar verirken değiştirebileceğimiz sadece 4 şey var: tür, frekans, süre ve yoğunluk (intensity). Çalışma türü; koşu, yüzme, bisiklet veya yüzme-bisiklet-koşu üçlüsü gibi yaptığımız çalışmanın türünü ifade eder. Frekans, çalışmayı ne sıklıkla yapacağımızdır; örneğin haftada 5 gün. Süre, çalışmanın uzunluğudur; mesela 30 dakika. Frekans ve süre genelde çalışmanın hacmi olarak da dile getirilir. Biz koşucular da genelde hacimden konuşuruz; haftada 4 saat koşuyorum veya haftada 50 km koşuyorum gibi. Bu üç değişken anlaması, ölçmesi, bilmesi kolay değişkenlerden yoğunluk anlaşılması ve belirlemesi oldukça güç bir değişkendir. Kimi zaman bunu “hissedilen zorlanma” olarak dile getiririz. Bunun için standart 10′luk bir skala da vardır. Ancak kişiye göre çok değişken olabilecek bir şey olduğundan kullanımı çok da net olmaz. Bir başka yöntem “hız”dan konuşmak olabilir ama rüzgar, yolun eğimi veya başka nedenler bunu da standart olmaktan uzaklaştırır. “Üretilen güç” yoğunluğu gösterebilir ama ölçmesi zordur; bisikletçiler güç ölçerler kullanırlar ama bildiğim kadarıyla fiyatları oldukça yüksek. Laktat (lactate) birikmesi başka bir yoğunluk göstergesidir. Kaslar karbonhidratları yakarak enerji üretirler ve bu kimsayal reaksiyonun yan ürünü laktik asittir. Birikme arttıkça laktik asit kas hücresinden sızmaya hatta kana karışmaya başlar ve orada hidrojen iyonlarını salar. Aslında hepimizin zaman zaman zorlandığımızda hissettiğimiz kaslardaki yanma sıkça dile getirildiğinin aksine laktik asitten değil işte bu hidrojenden kaynaklanır. Kandaki laktik asit miktarını ölçmek o anda yapılan çalışmanın yoğunluğu hakkında çok net bilgiler verecektir ancak bu ölçüm de gerçekten herkes için uygulanabilir değildir (her ne kadar taşınabilir bazı aygıtlar üretildiyse de bana pek kullanışlı görünmüyor, size?). Son olarak elde kalan en standart ve en ölçülebilir olan nabızdır. Nabız, yapılan çalışmanın yoğunluğuna çok net bir şekilde doğrusal biçimde bağlıdır. Yani yoğunluk arttıkça, sporcu zorlandıkça, kaslarda o kadar fazla oksijene gereksinim doğar (tabii kastan uzaklaştırılması gereken çıktılar da o kadar artar). Tüm bu gereksinimleri karşılayan kalp de daha fazla çalışmaya başlar. (En kısa bu kadar girebildim konuya.) İşte bu yüzden, yani yaptığımız çalışmanın yoğunluğunu anlayabilmek için nabız konusuna kafa yorarız.
DAYANIKLILIK
Uzun süreli sportif egzersizlerde yorgunluğa karşı koyabilme yeteneğine dayanıklılık denmektedir ve aynı zamanda dayanıklılık, belirli bir şiddetteki çalışmanın ortaya konacağı sürenin sınırlarını belirlemektedir. Dayanıklılık kavramı, sportif eylemin süresi, kalitesi ve ilgili kas gruplarınayapılan yüklenmenin kapsamına bağlı olarak çeşitli şekillerde incelenmektedir. Ancak pratikle tüm bu özelliklerin birbirinden soyutlanması pek mümkün olmadığı için, dayanıklılığın ortaya çıkışı kompleks ve kombineli olmaktadır. Dayanıklılık, genelde hem sportif oyunlarda hem de normal hayatta kişilerin yaşantılarını daha aktif hale getirme ve toplum dinamizmini sağlamak için gereksinim duydukları temel motorsal özelliklerden biri olup sporculardaki kondisyonun önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu nedenle dayanıklılık, bütün sporlar için gerekli bir ana motorsal özelliktir.
Dayanıklılık, organizmanın belirli istekler ve yüklenmeler altında çeşitli şekillerde çalıştırılmasının sonucudur. Bu durum kendisini bir taraftan yorgunluğa karşı uzun süreli yük altında direnç yetisinde, diğer taraftan yüklenme sonrası organizmanın çok çabuk normale dönme yetisi ile kendini göstermektedir. Genel anlamda dayanıklılık kalp-dolaşım-solunum ve sinir sistemlerine, organların performans yeteneğine ve hareket koordinasyonuna bağlıdır. Ayrıca dayanıklılık kas fibrillerindeki devamlı kas kasılmasının başarısını göstermektedir. Devamlı kas kasılması sonucu ile devamlı enerji oluşmakta ve kas fibrilleri aerobik kapasiteye uygun bir biçimde artış göstermektedir. Devamlı kasılan kaslar aerobik enzimleri ve mitodondriayı artırarak oksijen ihtiyacını karşılamakta ve dayanıklılığı geliştirmektedir.
28 Mayıs 2014 Çarşamba
FUTBOL ALT YAPI - GÖRÜŞLER
Altyapı Görüşler
Profesyonel futbolda temel eğitime çok küçük yaşlarda başlamak gerekir (6-8)
Bu yaş guruplarında iyi bir oyuncuda, olmazsa olmaz üç dogmatik özellik,
- Oyun görüşü
- İyi Futbol Tekniği
- Sürat / Çabukluktur.
Bu oyuncular;
- Doğru gözlem ve testlerle ortaya çıkarılmalıdır.
Futbolda vazgeçilmez iki kural vardır;
- Futbol yetenekli oyuncu ile oynanır,
- Yetenekler bir arada antrene edilmelidir.
Bu yetenekleri ortaya çıkarmak ve doğru eğitmek Antrenörün işidir,
Profesyonel futbolda temel eğitime çok küçük yaşlarda başlamak gerekir (6-8)
Bu yaş guruplarında iyi bir oyuncuda, olmazsa olmaz üç dogmatik özellik,
- Oyun görüşü
- İyi Futbol Tekniği
- Sürat / Çabukluktur.
Bu oyuncular;
- Doğru gözlem ve testlerle ortaya çıkarılmalıdır.
Futbolda vazgeçilmez iki kural vardır;
- Futbol yetenekli oyuncu ile oynanır,
- Yetenekler bir arada antrene edilmelidir.
Bu yetenekleri ortaya çıkarmak ve doğru eğitmek Antrenörün işidir,
Futbolda Kuvvet
Futbol
Maçı Sırasında Kuvvete İhtiyaç Olan Pozisyonlar:
·
İkili Mücadele Sırasında.
·
Kafa topu için sıçrama sırasında
·
Sprint sırasında özellikle sprintte ilk çıkış maksimal
hıza ulaşma sırasında.
·
Özellikle kış şartlarında ağır zeminlerde.
·
Ani durma.
·
Yüksek hızda ani yön değiştirmeler sırasında.
·
Şut sırasında.
22 Mayıs 2014 Perşembe
FUTBOLDA DİNLENME DÖNEMİ
Futbol ve birçok spor
dalında yaz tatili yıllık antrenman ve müsabaka dönemi hem bitiş hem de
başlangıcıdır.
Uzun bir lig dönemi
olan futbolda yaz tatili yıllık antrenman programının en kısa bölümüdür.
Antrenman programı diyoruz çünkü bu dönem de yıllık antrenman planı içinde
değerlendirilmelidir.
Yaz döneminde (ölü
sezon) tatil bir haftadan uzun tutulduğunda futbolcularda koordinasyon, beceri
ve fiziki yönden ciddiye alınabilecek düşüşler görülecektir. Bu düşüşler yeni
sezon hazırlıklarının zaman olarak kısa tutulması durumunda da futbolcuya ciddi
sıkıntı ve sakatlık riskini getirecektir.
Yaz dönemi iki
aşamadan oluşu ilk bir hafta çok hafif antrenmanla geçebilecek dönem. Daha
sonraki dönem aktif dinlenme dönemi. Uzmanlar yaz dönemini bu şekilde
geçirilmesi yönünde görüş bildirmektedirler.
11 Mayıs 2014 Pazar
Futbolda Taktik ve Taktiğin Bölümleri
Futbol
oyununda amaca göre taktik ikiye ayrılır.
Savunma Taktikleri
Futbol
oyununun başlangıcında her iki takımın da birer puanı vardır. Bu puanı
arttırmak müsabaka içerisinde yediği golden bir fazlasını atmak ile
sağlanabilir. Bu olgudan hareket ile futbol oyununda savunma yapmak, hücum
yapmaktan daha kolaydır. Takımların güç dengeleri bakımından rakibinden daha
zayıf olan takımlar öncelikle müsabakanın başında puan hanelerine yazılı olan
puanı müsabakanın sonuna kadar korumak ve gol yememek için çeşitli savunma
taktiklerine dayalı bir oyun izlerler. Savunma taktiğine bakıldığında, bir
futbol takımının bir müsabakaya sahip olduğu puanı korumak anlayışı ile
başlaması söz konusudur. Bu tip takımlar, genelde iyi futbol oynamak, oyuna
güzel katkıda bulunmak endişesi taşımazlar. Müsabakadaki temel anlayış, rakibe
istediği futbolu oynatmamaktır. Ayrıca, sürekli savunma anlayışı ile oynayan
takımlarda motivasyon, dikkat ve oyundaki denge faktörleri oyunun bitimine
değin korunamaz. Bu nedenle büyük bir olasılıkla savunmada gösterilen çaba boşa
çıkabilir.
Tüm
bunların yanı sıra, savunmayı hiçe sayarak gerekli savunma önlemlerini almamak
da, sadece hücum futbolu adına kurgulanmış bir futbol anlayışıdır. Oysa, “Hücum
Futbolu” kavramı ve anlayışı, savunmayı önemsememek anlamına gelmemelidir.
Futbol Oyununda Taktik
Taktik
Bütün
spor dallarında olduğu gibi futbolda da istenen hedefe ulaşmak için bir program
dahilinde sistemli olarak çalışmak gereklidir. Futbolun bir takım sporu olduğu
gerçeğinden yola çıkarsak, takımı oluşturan sporcuların aynı bedende atan tek
bir kalp olarak hareket etmesi gerekmektedir. Bunu sağlamak için ortak amaçlar
iyi belirlenmeli ve strateji iyi tahlil edilmelidir. Hedefi ve idealleri
olmayan bir takımda hem teknik kadroda hem de takım içinde yer almak pek zevkli
bir iş olmasa gerek!
Gol atmak ve yememek
çabaları yanında, yediğinden bir fazlasını atma, bazen de oyunu berabere
bitirebilme oyunun hedefi durumuna gelir.
Taktik; oyun alanı içerisinde daha önceden belirlenen
hedeflere ulaşabilmek için, mevcut şartları en iyi şekilde değerlendirerek
belirli bir plan doğrultusunda sahaya aktarılan düşüncelerdir diye
tanımlanabilir.
Mevcut şartların en
iyi şekilde değerlendirilmesi ile amaçlanan sonuca ulaşılabilmesi için oyunu
belirli bir plan ve strateji dahilinde oynama sanatıdır.
Taktik eğitim
verilirken basit ve uygulanabilir olmasının yanı sıra müsabaka şartlarında
verilmeye çalışılmalıdır. Görsel olanaklar sonuna kadar kullanılarak konu ile
ilgili örnekler çoğaltılmalıdır. Taktik eğitiminde mevcut olan bütün şartlar
göz önüne alınmalı ve eğitim bu doğrultuda verilmelidir.
Takımın yakın ve uzak
hedefleri iyi belirlenmeli ve çalışmalar bu çerçevede yürütülmelidir. Yakın
hedefler genellikle bir veya birkaç müsabaka devresini kapsarken, uzak hedefler
bir yılı hatta birkaç yılı kapsayan bir zaman dilimi olarak karşımıza
çıkmaktadır. Günümüzde taktik ve sistem etkileşimi sayesinde diziliş ve ortak
hareket etme kavramları iç içe girmiş durumdadır. Taktik kavramı, taktik
eğitimi gerektiren ve belirli bir alt yapıya dayandırılarak düşünülmesi gereken
bir oluşum olarak karşımıza çıkar. Taktik eğitimi almış bir takım ile çalışmak
hem kolay hem de başarıyı yakalamaktaki en kolay yol olarak görülmektedir.
Oyuncuların kavrama yeteneklerinin fazla olması verilmesi gereken bilgilerin
tamamının geçerli kılınması ile son bulacaktır.
Oyuncuların ferdi
çabalarının ortak bir çabaya dönüştürülmesi futbol oyununda başarıyı da
beraberinde getirecektir. Bu yüzden taktik kavramını *Bireysel *Grup *Takım
taktiği olarak sınıflandırmak yanlış olmayacaktır.
21 Nisan 2014 Pazartesi
ALMAN- FSV MAINZ 05 FUTBOL TAKIMI – Jürgen Klop
Futbolda Birim Çalışmalar / Profi.Antrenman - 1
Isınma 1 : Küçük Karede Koşu ve Pas
Bölüm 1 : Koşu ve Aç-Ger
• 7 dakika serbest koşu ( rahat koşu ile kol,
bel çevir, yan koşu vs)
• 7 dakika küçük gruplar halinde aç-ger
• 2 dakika tempo ve yön değiştirerek koşu
Bölüm 2 : Karede ( 15 m ) Paslaşma
• 5 Dörtlü grup her grup ta 1 top kare içinde
5 dakika aşağıdaki alıştırmaları yaparlar :
-Yerden direk pas yön serbest
- Atılan pasa koşarak ilk kontakta top planlanan
yöne alınır, ikinci top kontağında arkadaşına pas
atılır.
- Önceki alıştırma, yalnız zayıf ayak ile pas
DİKKAT: Sert ve düzgün paslar
Isınma 1 : Küçük Karede Koşu ve Pas
Bölüm 1 : Koşu ve Aç-Ger
• 7 dakika serbest koşu ( rahat koşu ile kol,
bel çevir, yan koşu vs)
• 7 dakika küçük gruplar halinde aç-ger
• 2 dakika tempo ve yön değiştirerek koşu
Bölüm 2 : Karede ( 15 m ) Paslaşma
• 5 Dörtlü grup her grup ta 1 top kare içinde
5 dakika aşağıdaki alıştırmaları yaparlar :
-Yerden direk pas yön serbest
- Atılan pasa koşarak ilk kontakta top planlanan
yöne alınır, ikinci top kontağında arkadaşına pas
atılır.
- Önceki alıştırma, yalnız zayıf ayak ile pas
DİKKAT: Sert ve düzgün paslar
Pep Guardiola ve 4-1-4-1 Sistemi
Oyunculara
çok eğitim sırasında Pep Guardiola jestler fikirlerini açıklar.
"Sistem önemli değil," vurguladı Pep Guardiola sonra Bayern Brescia karşı dostluk maçı . Bu
onun, ama istediği gibi henüz çalışmıyor çünkü. Geçen sezon, Bayern bir
4-3-2-1, oyuncu şimdi değiştirmeniz gerekir oynadı. Yeni temel mali
tabloları da onunla daha yeni yürüyüş yolları getirmek için bu her zaman o
kadar kolay değildir. Tabii daha sonra tekrar uyumlu olmalıdır. Bir
oyuncu bu hata yaparsa ve bu hızla diğer aktörler negatif olmuştur. Ama
zaten Guardiola eğitim kampında ve testlerde ne istediğini
görebilirsiniz. Bir için tüm noktaları çift sekiz ile 4-1-4-1 geri.
Benzer şekilde, hareket FC
Barcelona Pep altında, ama yıldız eğitmen Bayern de oyuncuya onun
kavramı uyuyor. Burada sistemin ilke ve fikirler size. Ve de ne kadar
hızlı bir 3-5-2 olabilir. Pep Guardiola Bayern ayrı ayrı yeni
sezon ve onun sistemi için hazırlanmış yıldız.Oyuncular iyileştirme için en
büyük potansiyele sahip ve nasıl Pep daha iyi yapmak istiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)